Bizimle iletişime geçin

Köşe Yazısı

DİNİ VE MİLLİ DEĞERLERİMİZ

SELİM YAZICI
KORKUTELİ İLÇE MÜFTÜSÜ
Yazarın tüm yazıları için -->  Tıklayınız

23.05.2018 / 1028 Görüntüleme

MİLLİ VE MANEVİ DEĞERLERİMİ

  Milletlerin ve devletlerin bekası milli ve manevi değerlere sahip çıkmakla orantılıdır. Çünkü bu değerler milletlerin birlikte yaşama ve kaynaşma vesilesidir. Milli ve manevi değerlerine sahip çıkmayan ve körü körüne başka milletleri taklit eden toplumlar tarih sahnesinden silinip gitmişlerdir. Milletleri ve toplumları yok etmek isteyenlerin kolay ama bir o kadar da etkili yöntemi,  içten yok etmektir, bu da ancak dini ve milli değerleri yok edip örf, adet ve gelenekleri unutturmakla mümkündür. Milli şairimizin de dediği gibi, "Girmeden tefrika bir millete düşman giremez / Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez". İşte yüreklerimizin atışlarını birlikte sağlayan değerlerimizde dini ve milli kültürümüzdür. Bizler Türk milleti olarak bin yıldır İslam ile yoğrulmuş bir kültüre sahibiz. Hem dinimizin bize kazandırdığı yüce değerler hem de milli değerlerimizle, yaşayan milletler arasında müstesna bir yere sahibiz.

Çağımızın en büyük nimeti olduğu kadar, yerinde kullanılmadığında en büyük tehlikesi de sayılan internet çağını yaşamaktayız.  Dünyanın en uç yerleşim yerlerine bu şekilde ulaşmak mümkün hale geldi. Dolayısıyla dünyada yaşayan milletlerin ve toplumların birbirleriyle etkileşimi daha kolay olduğundan, kültürel aktarımlar da bu etkileşimden olabildiğince etkilenmektedir. Teknoloji çağı olarak nitelendirdiğimiz şu zaman diliminde toplumumuzu özellikle de gençlerimize milli ve manevi değerleri, şuur altına yerleştirip yaşama aktarılması hususunda her birimize görev düşmektedir. Her geçen gün batının yozlaşmış kültürü gençlerimizin dimağlarında yer edinmektedir. Türk milleti olarak dinî ve millî değerlerimizi yeniden canlandırıp hayatın akışına nakşettirmemiz elzem hale gelmiştir.

   Millet olarak bizim kültürümüz, örf, âdet ve geleneklerimiz İslam'ın ibriğinden geçmiş, özümsenmiş ve kabul görmüş değerlerdir. Asırlardır İslama hizmet etmiş olan milletimizin değerleri Kur'an'ı ve Sünnet'i hep dikkate almıştır. Esasen bizim değerlerimizin temel kaynağını Kur'an-ı Kerim ve Hz Peygamber'in örnekliği oluşturmaktadır. Rabbimiz, insanı dünya'ya imtihan için gönderildiğini (Mülk,67/2), başıboş bırakılmayacağını (Kıyame,75/36), zerre kadar iyilik ve kötülüğün bile karşılıksız kalmayacağını (Zilzal, 99/7-8) bildirmektedir. Kur'an, bir Müslümanın nasıl bir hayat sürmesi gerektiği konusunda yegâne rehberlik yapmaktadır. Bizim en güzel hasletlerimizden olan büyüklere saygı, küçüklere sevgi, sıla-i rahim (akraba ziyaretleri), anne-babaya karşı hürmet, her daim dürüstlük, adalet, hakkaniyet, hoşgörü gibi nice güzel değerlerimiz, günümüzde yerini hem insanlığın hem de yaratanımızın öfkesini celbeden kötü davranışlar almaktadır. Hâlbuki bütün bu değerler aynı zamanda İslam’ın da vazgeçilmez değerleridir. Hz Peygamber'in risalet boyunca ki hayatı bu güzel hasletlerle doludur ve onun nice bu hususlarda tavsiyeleri vardır. Rabbimiz, anne- babaya "öf" demeyi dahi yasaklarken, onun Nebi’si "Cennet annelerin ayakları altındadır", "küçüklere merhameti olmayan bizden değildir" tembihatını yaparken bizlerin bu değerleri göz ardı etmemiz düşünülemez. Rabbimizin "ölçtüğünüzde tam ölçün" "borçlandığınızda yazışın", "Allah adil olanları sever" , "zandan sakınınız zira zannın çoğu günahtır" öğüt ve talimatlarını hayata uygulamadığımızda, geleceğe dair duru ve bilinçli bir nesil oluşturmak hayal olacaktır.

O halde, her birimizin bilinçli bir Müslüman olması için, vatanımızın kan ile bize emanet edildiğini zihinlerimize kazıyarak, milletimizi muasır medeniyetler seviyesine çıkartabilmek için, dinî ve millî değerlerimizi yaşamak, yaşatmak ve sonraki nesillere aktarabilmekle mümkündür. Ne mutlu! Bu değerleri yaşayan, yaşatan ve nesilden nesillere aktaranlara...

vioft2nnt8|001001E398BF|DergiAntalyaBidunya|KoseYazisi|koseYazisiAciklama|DAC921F7-9A3F-4187-8EB2-C60DC7F615D7